Hassett’in Bir Sonraki Fed Başkanı Olacağına Dair Piyasa Bahisleri “İvme Kazanıyor”
Investing.com – Wolfe Research analistlerine göre, Beyaz Saray ekonomi danışmanı Kevin Hassett’in gelecek yıl Jerome Powell’ın yerini Federal Rezerv Başkanı olarak alacağına dair bahisler “kademeli olarak ivme kazanıyor”.
Tobin Marcus ve Chutong Zhu’nun da aralarında bulunduğu stratejistler bir notta, Ulusal Ekonomi Konseyi’nin mevcut Direktörü Hassett’i, Başkan Donald Trump’ın 2026’da Powell’ın yerini alması için “en muhtemel seçimi” olarak görmeye devam ettiklerini belirtti.
Powell’ın ABD merkez bankasının başındaki görev süresi Mayıs ayında sona erecek. Trump, Powell’ın Fed’deki liderliğinden duyduğu memnuniyetsizliği büyük ölçüde açıkça dile getirdi ve ekonomiyi canlandırmak için Fed’i faiz oranlarını hızlı ve agresif bir şekilde düşürmeye sürekli olarak zorladı. Powell, borçlanma maliyetleri konusunda “çok geç” harekete geçtiği ve ipotek oranlarını yüksek tutarak ev alıcılarına zarar verdiği için Trump’ın öfkesini üzerine çekti.
Fed geçen ay faiz oranlarını 25 baz puan düşürdü; yetkililer, yapışkan fiyat artışları işaretlerine karşın soğuyan işgücü piyasasına öncelik verme ihtiyacını vurguladı. Bu, kısmen Trump’ın kapsamlı ithalat tarifelerinin enflasyon üzerindeki potansiyel etkisine ilişkin endişeler nedeniyle Aralık ayından beri beklemede olan bir politika gevşetme döngüsünün yeniden başlamasını işaret etti.
Trump, Powell’ın yerini alacak kişiler için Hassett, eski Fed Guvernörü Kevin Warsh ve mevcut Fed guvernörü Christopher Waller’ı da içeren kısa bir aday listesi hazırladığını söyledi.
Wolfe analistleri, Kalshi ve Polymarket gibi bahis sitelerinin giderek Hassett’i üçü arasında favori olarak gösterdiğini, Financial Times’ın yakın zamandaki bir anketinin ise ekonomistlerin, “Waller’ı tercih etmelerine rağmen” Hassett’in atanmasını beklediklerini ortaya koyduğunu belirtti.
Trump’ın seçimi, finansal piyasalar için büyük önem taşıyacak gibi görünüyor, çünkü bu seçim ABD faiz oranlarının, enflasyon politikasının ve Fed’in uzun süredir devam eden bağımsızlığının nereye gittiğine dair bir gösterge olabilir.
